Bir Bardaklık

Nedir bu böyle? Gücü yeterse El-âlem toplanıp,
içimden bir tane daha sen çıkarabilsin öyleyse,
öyleyse, haydi, seni benden güzel yazabilsinler.
Yazamazlar, kimse de bende-ki kadar yoksun.

Senin Aşk’ın beni bağlar, bu dertten martılar ağlar,
güzelliğin de bu nedenle beni ilgilendirir kafiyelerde,
ustalaştıkça eskidi kalbim bu ham yumakla oynamaktan,
ellerim yandı yazmaktan da vazgeçmemiştir gönlüm.

Soğuk kışın en önemlisi gibi bir bardaklık iki şekerli çay,
kalbim bu sıcakta karıştıkça karıştı, kapkara karamsarlaştı,
bu karanlığın dibinde kalıntıdır kuyu dibi bekleyişim,
şükrettikçe İhlas’a değdi kalbim, sen irtifa kaybettin.

Yine de işim gücüm şiirini yazmaktır, büyük aptallıktır,
başka bir hata yapmadığım hayatımın unutamadığı,
bir hatadan ilelebet zehirli kuyularda beklemektir şiir,
yürür sanar da Oğuz, gölgenin biteceğinden umutludur.

Oğuzhan Deniz – Aşk Gölgesi / 286