Bir Varmış Bir Yokmuş

Ben kaplumbağayım, adımlarım yavaş,
62’den tavşan kızın aşk adımları hızlı,
yetişemiyorum da, dişleri kocaman,
kurdun kırmızı başlıklı kızı da sensin.

Bu yüzden bir baltanın keskinliği aşk
ve ormancının baltası kadar sadakatim,
7 cüceye bölünmüş ruh halimden,
bunalımlar dolu siyah atlı karamsarım.

Beni kurtarmak için kara ormandan,
gözlerinde-ki yeşillik gereklidir de,
ne denir bilinmez bu aşkın adına,
sen, bir varmış bir yokmuş kadarsın.

Kibritçi kızın, kibritleri gibi alev alışım,
aşkına can vermeye çalıştıkça yanışım,
sonsuzluk ormanını aleve verdim de,
Aşk Gölgesi ağacı hürmetine söndü.

Oğuzhan Deniz * Aşk Gölgesi / 115