Böbürlenmiştim

Küçükken, güneş benimle yürür sanırdım da,
o an olurdun yanımda, meğer sana saygıdan,
meğer ay ışık almak için yürürmüş ardımızdan.
Hakları var, beddualarından ayrı kaldık şimdi.

Oyunlarımızı hatırlıyorum şimdi, baş rolde sen,
her zaman-ki gibi ben Aşk’ını ilan eden olurdum,
Sen yüz vermeyen, burnu hava da, gözü yüksekte,
ben Aşk utancından çeviremezdim yüzümü yerden.

Bundan karamsarlığa itildi gönlüm, sevinç söndü,
o an bir Martı gelip, gözyaşlarımdan içip, uçtu,
sonra tekrar geldi, ancak alev sarmıştı her yerini,
kanatları yandı önce, kül olup avuçlarıma düştü.

O an, utanmıştım yine kendimden, sinmiştim içime,
çimlere uzanıp, saatlerce izlemişliğim vardır evreni,
ne küçük olduğumu hatırlayıp, üzülmüştüm yine,
sonra Aşk’ını hatırlayıp, bitmezliğinden böbürlenmiştim.

Oğuzhan Deniz – Aşk Gölgesi / 362