İnsan Kimdir?

İnsan, bedendir.

Öyle ki bedenimizle hissederiz acıyı da tatlıyı da… insan her şeydir. Doğadır, maddedir, kısacası aklınıza gelebilecek her şeydir.

İnsanlar ürer ve yeni insanlar piyasaya sürülür. Yani fabrikasyon üretim gibi diyebiliriz. Herkes birbirini üretir. Üreticilere anne ve baba denir. Kodlayıcı ise Yaratıcıdır. Programcı ve ne kadar güzel sıfat varsa hepsini söyleyebiliriz yaratıcıya.

Sürümlerinde hata olanlar cehenneme, hatasız olanlar cennete giderler. Benim zihnimde insan denince böyle bir senaryo geçiyor… Öyle ki, bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibiyiz… her birimizin farklı özellikleri bulunuyor, parmak izlerimiz bile farklıyken Yaratıcımız bunda elbette bir hikmet gizlemiştir. ”Gizlemiştir” kelimesi sizi burada bilinmezliğe itmesin, çünkü insan kendini öğrendikçe insan olur.

İnsan öğretidir… doğdukları andan itibaren öğrenirler. Ve öğrendiklerini bir sonraki nesile aktarırlar, iyi olanlar iyi öğretiler aktarırken, kötü olanlar kötü şeyler aktarırlar. iyi ve ya kötü olmak bir seçim midir peki? Kim doğruyu bilebilir, seçimlerimiz doğrultusunda hayatta var olduğumuza göre bizim seçimimiz gibi görünüyor.

Başarılarımız bizim eserimiz ancak kayıplarımız nedense hayatın oluyor, kayıplarla dolu bir hayat kötü bir ömürü beraberinde getirirken, bizden götürüsü ancak bizim kadar oluyor da kimse burada bizi suçlamıyor… Çünkü hayata dair bahanelerimiz oldukça çok, aslında insana ait bu mazeret. Ben hiçbir hayvanın bahaneye ve ya mazeret sığındığını görmedim. Elbette felsefi boyutta bakarsak, her şey bir mazeret üzerine kuruludur. Burada mazeretten ne anladığımıza göre değiştir içerik.

Kısacası insan kendisidir… geçimişinize baktığınızda gördükleriniz kadarsınızdır. İleride sizi bekleyen şeyler ise seçimleriniz doğrultusunda yine kadar kendiniz olduğunuzu gösterecektir.

Ben boş ve gereksiz yere yaratılmadığımızı düşünüyorum. İnancımdan ötürü bu böyle, çünkü inancım bana bunca donanıma sahip bedenimin ve ömrümün ve günlerimin ve günlerimi sağlayan güneşin bilgi dolu akıp gidişinin boşuna olmadığını söylüyor.

O yüzden insan boşuna giden bir şey değildir. İnsan her şeydir. Ve her şey ne kadar bilgidir.

Yazar Hakkında

Türkiye’de okur-yazar oranının %6’larda dolaştığı 21. yüzyılda sorgulama mekanizmalarının çalışmamasını sorgulamak oldukça gereksiz, biliyorum! Buna rağmen gündeme dair sessiz kalmak vicdanımın gürültüsünden uyumama izin vermiyor. Bu sorguları/tespitleri bırakalı uzunca bir zaman olmuştu aslında ve aslında ara-sıra gelip bir şeyler yazıyordum, şimdi bütün kinimi ve nefretimi kalemime alıp, yeniden yazmak istiyorum…

Ve bana engel olabilecek tek kişi yine benim…