Kırmızı Kızgınlıkla

Keşke bu son sayfam olsaydı,
şair olmasaydım diyorum ya böyle,
bu diyarda kim benim kadar şair?
Her birinin kalemi martımın gagasında.

Köyün ağasında mı doğum tapusu?
Aşk’ın tapusu bende işte, dilediğimle,
dileğim de sensin bu körlükte,
körün seni görmekten başka işi ne?

Gözlerinin yeşilinden bahsedeceğim yine,
sonra o yeşillik nasıl kırmızı kızgınlıkla,
yakacak ya bedenimi alev-alev.
Buna çare bulmakta çaresizdir herkes.

Artık kurtulmaya da çabalamıyorum,
kurtulamayacağımı bildiğimdendir bel-ki,
bu aşk, örümcek ağı gibi, çırpındıkça dolanır,
yağmurdan kaçan doluya yakalanır…

Oğuzhan Deniz * Atalar boş konuşmaz lakin siz ne boş konuşuyorsunuz insanlar.