Kategori

Şiirsel Yatalak

Dünya Uykusu Ağır Oğuz’dan… Şiirsel Yatalak hastalığından Aşk’a dair neyi var, neyi yoksa.

Vicdandan Bahis Açmak

Şimdi size vicdandan bahis açmak, aptalca.
Milyonlarca insan, açıkça; açıkta-açlıktan uyuyamamakta,
Bende uyuyamıyorum ya, vicdanımın gürültüsünden.
Üzüntüsünden yaşayamaz oldu insan dünya malı yüzünden.

Bilgi-bilgim ile kısıtlı...

Görebilmek İçin

Öyle çok ibadet etmek gerekli-ki Allah’a,
bunun için hayatta kalma çabası vermeli.
Ölüm geldiğinde bitecektir ömür hakkın,
ömür bitince başka nasıl ibadet edersin?

Yangınsa yüreğin, Allah Aşk’ı için olmalı,
sevmekse...

Akıllanacak Adımları

Yolundan ayrılanın gözleri kapkara kir,
is olmuş yüreğinden dudaklarına inkâr,
ziyan olduğu vaktin kıyâmına inançlı da,
bilmiyor zamanı nasıl var ettiklerini, YâRabb…

Yanacakları yürek azgınlığı ateşlerden,
bilinçsizce...

Allah Yok Edesice

Karanlıklara ilimleşti haram bilgilerin,
tecrübelerin haramlıktan ibarettir, belli,
yanacak olan tenin değil de nedir?
Haram işleyen ellerin, seni öldürecektir.

Daha dünyayı keşfetmemiş aklına bak,
nasıl da böbürlenir...

Cehennem Torbası

Korktuğun kadar karanlıktan, korkmadın Râbb’tan,
karanlık da Allah’ındır, bilmez misin? Korkmaz mısın?
İmanı karanlıklara düşenlerin yazık haline de,
Allah acımıyorken işim değildir bunu yazmak.

Lâkin, LâAllah diyeni...

İbadet Gibi

Daha diriltemiyorken hiçbir şeyi,
dirilten Râbb’i önemsemiyorsun da,
inançsızlığını da bilmiştir Râbb,
bu yüzden dirilmiştir kalbinde kötülükler.

Sen habersiz mi sanıyorsun? Sanıyorsun…
Sanmakla Allah ilmi...

Öldürür de Diriltir

İbreti de Allah vermiştir, ilmi de verir,
ilimden yoksun bir ilimde hikmettir,
sen bu hikmetin bir parçasısın da,
buna şükretmeyip, hikmetini eğelersin.

Keskinleştikçe kibrin, Râbb’im dersin,
Gerçek Râbb senin...

Uyan da İnan

Kapını işaretlediklerinde, dişlerin kalmamış da,
temizlemedikçe dişlerini melekler eziyettedir,
bu yüzden dudaklarına tatlı meyveler hediyedir,
hediyelerden mutlu oluyorsun da, gözlerine bak.

Peki göz nimetini neden harcıyorsun...

18 Bin Alem

Sen sofrana Ata’nı davet edip, hürmet ettin,
ben Allah’a şükredip, nimetini helal bildim.
Yaratan’ın Kul’una tapmak Kul’a yakışmaz da,
Muhammed’in eline su dökemez 18 bin Alem.

Görüntünün de...

Sesine Layık Olsa

Aşkının yangınında yürekler, ey yüreklerin
efendisi, alemine nazaâr gözlerimden,
görebiliyorum yüceliğini, görmeyenler körler,
sana körlük ne kötü bir cehennemdir…

Benden başka şairlerinde vardır, Sana Aşık,
olmamak elde...

Budalalık

Budalalık parayla değildi,
budalalıkta kalan gözüne şimdi,
budanmış dalların batmakta ya,
bu da sana fayda etmeyecektir.

Temizlenmek gerekir günahlardan,
koşarak kaç yine kendinden,
inanç evrenin temelidir, bil,
aklın...

Günahtan Yanar

Kalp kalıp bir in içinde bir aşka,
kanıp bir güzel yüzünden günaha,
yaradandan uzağa giden yola sapıp,
sapıtan akıllarınızdan sapık fikirler.

İkilileşirler ve ikilemekte fikirler,
çelişkiden beli doğrulmayanlar,
ne boş işler...

Allah Kelamı

Aşk sadece sana yakışır,
senden gerisi de Sana ihtiyaçtadır,
Hâk açlığım doymak bilmez,
Hâk aşıklığı neymiş, öğreniyorum.

Görüyor gözlerim, görüyorsun,
biliyorsun görebildiğimi de,
görebildiğini görebiliyorum işte,
hala...

Çığlıklar

Seni yolundan alı koyan şeytan,
o bir emir elçisi değil inanışın bundan,
değil hiçbir ateş kudretsiz yaratıldı,
inatla, kibirle uğraşıp kendini yakarsın.

Dağların saçı da beyazladı, senin de,
öyleyse bak kendine, gör...

Köleleştiniz

Kör değildiniz insanlar, körleştiniz,
çok eşlilikten pis eşliliğe geçtiniz,
ehrimen’e hoş iyilikler ettiniz,
uyanın insanlar, köleleştiniz.

Onlara göre basit birer leştiniz,
Ahireti unutup çirkinleştiniz,
şimdi...

Sudan Tohumun

Çocukluğu suçladınız, yığınla insanla,
çocuklardan bir naaş yığınıyla,
aynı anda bir milyon ruhun yükselişi,
bu da Allah’ın izni ile gerçekleşmişti.

Toprak ilelebet üzerinde taşıyamaz seni,
yiyecek hepimizi, kahverengi...

Bardakta Rujun

Islıklar çalan dilinden gelir haberler,
şarkılarla süslediğin naaş namazına,
sakladığın medeniyet karında-kızında,
bu yüzden uzanamazsın musallaya.

Soğukluk tahmin edilebilir gibi sisli,
o anı hatırına kazı çekilirken...

Gürgenden Sağlam

Gürgenden sağlam tabut yoktur,
kefen götürüşüne şükredenler var,
akar ateş demir yükünü alıp,
teninde günahların yollarından.

Aklını bulandıran onca çıplaktan,
haramı servis edişlerinden nefise,
bununla verdiğin savaştan...

Garip Bir Seyirde

Zor değil, kolaya kaçan koluna,
inatla direnen ellerinin hakkıdır,
parmaklarının şahitliğinde yalan,
harama uzatılan el bile ne kötüdür.

Şimdi zinadan günah mı olur? Diyen dilin,
habersizken dilin beyninden, elzemin
sevap...

İleti

Suskunluğuma bakma, kalbim zikirdedir,
unutkanlığı rol edindiğimden beri kefil,
aşk bir oda içi iğrenç günah tablosudur,
sahilde kum kadar minikti tüm haramlar.

İçinden silinirken hayatına kader yazan,
alın yazına değer...

Kışlık

Bir kafes içindesin, martılar gibi,
gökyüzü nasıl ifade edebilir sonsuzluğu?
Öyleyse nasıl inkar edebilirsin kendini,
intiharın eşiğine gelsen de tutmayan elin.

Yatağında bir dirhem nefeslik yatalağın,
şiirinden anlayabildiğin...

Ten ve Cilt

Bu benim kelimem, benim şiirim,
dişim yine kırılsın, dilim de yansın,
ben vazgeçmedim, vazgeçmem…
Allah Bir’dir ve sen iki yüzlüsün.

Onca kötülükten bakınırken etrafa,
gizlediğin kokunda saklı...

Cennetine

Şimdi biryetmişyediden,
büyük sözlerime bak ve öğren.
Namusu kaybettiğin için kendini, kendini
kaybettiğin için mahrumsun şerefinden.

Gururdan doğrulmadı belim, doğru,
düşmez kalkmaz, bir Allah şaşmaz.
Uyanıp yıka yüzünü...

Sandığın

Sandığından daha adam değil,
adamlığından büyük sözlü dili,
namerdin elinde kalır şerefi,
ne öksüz ne yetimdin başta…

Kirlilik afişleri ile geziyorlar,
teninden fışkırırken haramlar,
gözlerime batan güzellik...

Kaf Dağı

Ne derler bilirsin…
Aslında sen biliyordun önceden.
Saf’lık Kaf dağından da değerlidir.
Zümrütten olmasa da.

Şimdi bayatlamış bir perde arkasında,
görüntünün tamamı ucuz yansımalardan,
nazardan kaçarken kazalar...