Vah Ahlâl Vah

İşte, insanlar böyledir, “çekip-giderler” ve bir şey demelerine de gerek yoktur. Bu hakkı kendilerinde bulurlar. Haklarıymış gibi davranırlar. “Hoşça kal ve elveda” gibi sözcükler sözlüklerinden bir anda siliniverir. Neyse ki, ısrarcılığımın henüz eritemediği demirler yok, ısrarları da irademi yok edemedi henüz.

Ne söze gerek var ne saza, hal anlatıyor en güzel şekilde aslında vaziyeti gözlere… zaten tüm mesele de burada sanırım, görebilen gözlerde, görmek isteyen gözlerde. Ne de çok betimlemesi var şu zalimlerin değil mi? Öyle çok can yakmışlar ki, şu insanlar da yazmışlar da yazmışlar, yeni anlamlar, yeni sözcükler türetmişler… üretmişler.

Ne öğrendim biliyor musun? İnsan, çok sevdiğinden bile nefret edebiliyor, sayfalarca, ağız dolusu haykıracak kadar nefret edebiliyor… Çünkü kaybettiğinin farkına varıyor, artık kazanamayacağını öğreniyor bilmem kaçıncı bin kez denemenin ardından… Bu muydu öğrenilmiş çaresizlik? Öyle olmasa bile bu bir “Öğretilmiş Yalnızlık” olurdu. Öyle de oldu.

Sırf “mutluluk” adına kim bilir ne kadar gözyaşı dökülmüştü ve insanlar bu yüzden aptaldır, kendilerini beklentilere adayıp, adakları cevapsız kaldığında viranelerine dönerler yani aslında hiç olmadıkları bir insana… Ne var ki, içine sevgi konmuş insan denen varlığın, dünya denen gezegende. İhtimalleri çok fazla olmasına rağmen yakıp kül etmekte üstüne yoktur insanın.

Evet, bende öyle yaptım, biriktirdiğim ne kadar hatıra anı varsa hepsini kül ettim bir-bir ellerimle. Ateşte yanıp kül olmalarını izledim, bir varlıktan yok oluşa, bir yok oluştan doğan yeni oluşumlarına. Anlattıkları çok açıktı ve ateşle arınmanın ne anlama gelebileceğini hissettim o gün. İnsanların hatırlarını yakarak neden onlardan kurtulduklarına bir anlam verebildim.

Oysa burada yaptığım da tam olarak bu değil mi? Ve burada da 2 parmağımın ucunda hepsinin bir anda silinmesi. Neyse ki bunu şimdilik düşünmüyorum. Düşüncelerimin benim gibi birkaç deliye umut vermesi hoşuma gidiyor.

Şimdi sende onlardan birisin. Artık geriye dönmek için oldukça geç ancak gelecek için hiç erken değil.

#OD | Ahlâl * Suskunluğunla sonsuzluk yarışındasın.