Mazhar

Sen giderken yalvarmadım ya ben kalman için,
bilirim, bu hiçbir şeyi değiştirmeyecekti, gitmemen için,
hisli kelimelerimle yıka gözlerini,
süslü kafiyelerimden tat göz feri,
Aşk fenerim, altında bekleyen çiçeklerim,
Güneş’sizlikten öldü yüzümün nebatı,
hiç hak etmiyorken yangını,
yoktur Aşk’ında benden çok yananı…

Benim gibi Aşık Adam’ı,
ömrünün sonuna kadar bulamazsın ya,
işte bunun farkında olman da yakıyor canımı.
Bile bile üzüntü vermek, canilerin işidir,
Aşık’tan gitmek, Ruh’unu katletmek, nasıl bir katilsin,
parmak izlerin Ruh’umda olduğundan, hapsedilmezsin.

Bana ilham’ı bolca veren Allah’ım, O’na ıslahım,
kurtarırsa bedenimi bu ucuzluktan, Celal’ine mazharım,
Adem’im ya, gaddarım, cahilim, zalimim ben.
Ateş kuyuları bekliyor hesap günümü,
geçemezsem yanarım, buna rağmen bir ümit saklarım.

Affet Allah’ım.

Oğuzhan Deniz – Güneş Kavalyesi / 100