Bir İnsan Nasıl JOKER olur?

Bazı filmler insanın ufkunu açar. Bazı filmlerde insanın nasıl bir varlık olduğunu anlatır.

Çizgi Roman dünyasını az çok bilirsiniz. Yaşınız kaç olursa olsun, daha önce bir kez de olsa Batman, Süpermen isimlerini duymuşsunuzdur. Bu iki süper kahramanın evreninde JOKER isminde kötü bir adam vardır. Geçenlerde bu kötü karakterin de filmi yayımlandı. Milyonlarca lira yatırım yapıldı ve kat kat fazlasını da kazandı. 

Joker, Batman çizgi roman dünyasının bir nevi yan karakteri diyebiliriz.

Filmi izlemediyseniz kesinlikle tavsiye ederim ve izlemek istiyorsanız bundan sonrasını okumayın.

Joker, Penny’nin evlatlık oğlu. Gerçek ismi Arthur, ama bu ismi ona Penny mi verdi yoksa evlatlık alınmadan önceki ismi bu muydu filmde bununla ilgili bir bilgi yok.

Netflix’in Gotham dizisinde de Joker bir sirkle beraber geliyor ve ikiz kardeşi de var. Orada da ismi Arthur ve hatta orada bir tarikat lideri bile oluyor. Bu dizi de oldukça güzel bir dizi. İzlemenizi tavsiye ederim. Dizi Batman’in çocukluk yıllarını, Penguen’i, Şarmaşık’ı ve Catwoman’ı da ele alıyor ama asıl kahramanı polis dedektifi Gordon. Hani Batman filmlerinde, çizgi romanlarında ve çizgi filmlerinde gökyüzünde Batman’in simgesi var ya, o işte simgeyi yakan kişi Gordon.

Neyse, filme geri dönecek olursak. İnsan psikolojisi çok iyi ele alınmış bir film. Bir insanın aklını yitirirken nelerden etkilendiği hatta toplumun bireylerinden tek tek nasıl etkilendiği çok güzel senare edilmiş. Ve bir de zenginlik ile fakirlik arasındaki denge çok güzel ele alınmış. 

Film her ne kadar kurgusal bir evrende geçse de günümüzden çok güzel örnekler var. Özellikle insanlığın tüketim çılgınlığına ve çöp yığınlarına çok güzel değinmişler. Özellikle bir sahnesinde Joker çöpleri tekmeliyor ve sonra tekmelediği çöplerin üzerine düşüp oturuyor.

Filmde ayrıca Joker nörolojik bir hastalığa sahip. Duygularına hakim olamayıp aniden gülmeye başlıyor. Ve cebinden bir kart çıkartıp karşısındaki kişiye uzatıyor. Kartın üzerinde hastalığının ismi ve açıklaması yazıyor. Bunu sadece bir sahnede görüyoruz ve ilk öldürdüğü üç kişiye açıklamaya çalışırken de birkaç kelime işitiyoruz.

Sonunda ise kafayı tamamen yiyor ve canlı yayında ülkenin yozlaşmış kültürünün hunharca güldüğü programın sunucusunu kafasından vuruyor. Oturduğu yerden kalkmıyor bile.

DC’nin yaptığı en iyi iş belki de bir suçluyu sempatik göstermektir ve o suçlunun nasıl haklı sebeplerle suçlu olduğunu anlatmasıdır.

Sonunda film Joker’in dansıyla sonlanıyor. Ve bu muhteşem dans tam olarak insanın nasıl kendini bir Jokere dönüştürdüğü evrimsel figürlerle gösteriyor.

#OD
03:21

Yazar Hakkında

Türkiye’de okur-yazar oranının %6’larda dolaştığı 21. yüzyılda sorgulama mekanizmalarının çalışmamasını sorgulamak oldukça gereksiz, biliyorum! Buna rağmen gündeme dair sessiz kalmak vicdanımın gürültüsünden uyumama izin vermiyor. Bu sorguları/tespitleri bırakalı uzunca bir zaman olmuştu aslında ve aslında ara-sıra gelip bir şeyler yazıyordum, şimdi bütün kinimi ve nefretimi kalemime alıp, yeniden yazmak istiyorum…

Ve bana engel olabilecek tek kişi yine benim…