Fenafillah

Yok’tan, Var’lığa ermiş Nefesin,
Nefsin emri kadar Dünya sana yâr.

Oysa, duyan kulakların,
gören gözlerin,
aynı derinin altından çıkan saçın ve tırnakların,
bir ölçü ile atan kalbinin hakkı için…
Bunca nimet, Sen ölüp toprak ol diye mi verildi?
Ne mantıksız…

Gözleri körler, görmezler,
göremezler onlar, görmezden gelirler.
Hâk’ka, hakiki olmayan dualar.
Ne için üzüldüğünü bile bilmeyenler.
Öyle ya, benliğinin çukurunda kaybolmuş insanlar.
Sen’i nasıl bu Dünya denen çukurdan çıkaracaklar?

Rabb, hidayet verir, verdiğince denetir,
yolda kalırsan ne âlâ, yoldan çıkman ne fenâ.
Fenâ’nın fillah’ı, Makâm-ı Fenâfillah’ı.
Ruh’u burnundan üflenmiş mizaç,
kanı damarında vesveseye muhtaç,
aç kalmadıkça gelmez aklına inanç.

Şükür Rabb…

#OD – Allah C.c. / 09