Güceniş

Vakit Tamircisi’nden, Güneş Kavalyesi’ne,
ne aziz yolculuk, buna eşlik eden yoktur,
tenleri yanar onların, dayanamazlar ateşe,
dayanmaz tenim Cehennem ateşine,
Râbb’im beni bu işten, yalvarırım vazgeçir.
Bile-bile yürüyorum ateşlere, doyamıyorum cahilliğime,
ilimle terbiye etsen de keşke, vazgeçsem her şeyden.

Bir ailemden vazgeçemem, bir de Sen’den,
Sen’den kıymetliler, onlar hep yanımdalar,
ayırmasın Allah, ölüm gelecek ya hepimize,
gecinden olsun, Sen buna bakma, gel erkenden.
Gecikme, ben beklemeyi de sevmem,
lâkin son zamanlar beklemek oldu işim,
bitmedi gitti, yangın sönmedi de güçlendi.
Baksana bana,
Yalvarırcasına bakıyorum gözlerine,
ellerini tutmak için bekliyorum hala,
hiç suçum da yok gitmen için, sebep nedir?

Sebebini bile bilmediğim bir terk ediliş,
Mevsime denk gelir güceniş, hazmetmek zor iş,
Aşk kolay yudum değil, ben içiyorum şişelerce,
dengem bundan yoktur, gülmek için saçmalıyorum,
yeri geliyor gülmek için ağlıyorum.
Sen, Sen’sizliği bilemeyeceğin için rahatsın,
keyfin yerine, kolaysa koy kendini benim yerime,
yerinde duramazsın, yer yarılsa, içine girersin,
Aşk, zor iş.

Oğuzhan Deniz – Vakit Tamircisi / 081