Her şey Hep aynı

Kızıl gökyüzünün yüzü,
turuncu bukleleri hüznü dağıtır,
yanaklarından süzülür damlaları,
ve işte yine o an,
kızılçamlar patikasında,
tutup bileklerinden,
bakıp gözlerine,
söyleyemediğin ne varsa,
haykırıp bir çırpıda,
aldırmadan ses tellerine,
aldırmadan iç sesine,
aldırmadan kimseye,
hiç!
öylesine…

Ne şiir kaldı, ne şair…

her şey aynı sensiz,
dünya, hep aynı sensiz!
bilsem, böyle olmazdı,
keşke bilseydim,
bilmiyorum madem,
yokmuş o halde!
Olmasın öyleyse…

Şimdi bana anlamsız her şey,
hep aynı,
ve işte yine o an,
işte kocaman bir aptal!
İşte sensiz kocaman bir ömür,
işte o gözlerinle
göremeyeceğin aşık bir adam.

#OD | O’uzaduyum * Sarı zeminde siyah Garfield.