Hor Görülmez

Ben, Sen’i anlatamıyorum,
Sen, Ben’i anlayamıyorsun, olsun.
Aşk’tır hor görülmez.
Çok görünmüyorum da Aşk’ına çok görülürüm
ya hiç görmeseydim Sen’i,
kime Aşık olduğumu bile bilmeyecektim,
ya hiç görmeseydin beni, aklına gelebilme
ihtimalim de kalmazdı.
Sen böyle görmezden gel e mi…
ben de körlükten sayarım.
Yine affederim Sen’i.

En kötüsü ise,
Cennet için Dünya’ya,
Sen’in için Sen’sizliğe
katlanmak zorundayım.

Ve bunu anlatmalıyım, başarmalıyım,
Sen’i unutmalıyım ki, bir değeri olsun unutmanın.
Sen’i unutursam,
Unutabilmeye de anlam katarım.

Aşk, Güneş başlı gürz.
Yanarsam bundan yanarım,
yangın saçımı karartır,
bacasından tüten karamsarlık,
biliyorum anlamadın.
Sen’sizlik beni yakar ya, yanarım,
dumanım, kirletir havayı, sonra Sen temizlersin diye, ciğerlerine dolmayı anlatırım.
Yine olmadı, anladım,
olsun, ben bıkmam, Sen’i her cümle ile anlatırım.
Başka şiire kalmazsın.

Yüzüne hasret yüzümün bir çift kahverengi gözü.

Oğuzhan Deniz – Martı Terbiyecisi / 041