Maşa

Dünya’nın 7 milyar insanından,
bir saniye bile olsa, kim çıkarmaz Sen’i aklından?
Kim kurar bu kelimeleri Aşk’ından?
Aşk’a inan da kıymet bil.

İnançsızlık getirir kıyameti, son Müslüman’a kadar var vakti.
Böyledir Aşk’ta, hâşâ, böyle kudret yoktur Aşk’ta, amma öyle düşün,
şu kısacık hayatında, kim ister ki Sen’i canında?
Üstelik varken etrafında bunca kargaşa, kim hatırlar ki Sen’i başka?
Bir ölümü unutmam, bir de Sen’i,
ikisi de ölümsüzlüğe açılan kapıdır, ölüm hâktır,
Sen’sizlik zahir anahtardır.
Bunca sayfada vardır adın, Aşk’ın icabından,
her biri sevdamdan, bir an çıkmaz Ruh’umdan.
Öyledir,
Ruh’um Yağmur’la yıkanmıştır benim,
bu serinliği bildiğinden vazgeçmesi ihtimaldir,
gönlü hordur, alev göğsümün solu kordur.
Oğuzhan Deniz, zaten OD’dur, Sen hiç bilmezsin bunu.
Kaburgalarım Aşk’ı taşıyan soba,
ellerim Aşk’ı yazan maşa,
kömür edasında parlar gözlerim Sen’i yansıtınca,
yansımalarından bak hayata, bak aynama,
yüzüme sakal boca ettim bolca, kalmadı tadım da.
Düşüncemin binlerce Sen düşüncesi var,
döner dururlar aklımda, bir an taşmazlar.

Aşık İhtimali / 38