Terzi Ustalığı

Sen’sizlik, eskidikçe değerlenir,
eskiler ne güzeldi, ne şiirler eskidi.
Kalbim Aşk’ından yıprandı,
kırıştı yüzümün çarşafı, kirpiklerimde asılı yine de Aşk’ının,
tertemiz çamaşırları.
Terzi ustalığında kesip biçiyorum,
üzerine kafiyelerimden nakışlar renk-renk iplerle,
parmaklarımda iğne izleri, azıcık Aşk bulaştı kanımdan,
endişelenme, iyiyim.

Sen’i hatırlamaktır işim, unutmadıkça yazmak,
hatıralardan satırlarla, güzelliğinin yakışları,
yakışmadı da,
kulaklarını süsler, sözlerimin ateş çiçekleri, bitmedi,
Ateş Böcekleriyle yazıyorum gökyüzüne ismimizi.
Yangın satan adamın Aşk’tan öte var mı evi?
Bundan da öte işi…
Merak etme, hiç müşterim de yoktur.
İstesemde çıkaramam bu elbiseyi,
gönlümün üstü başı Aşk,
Ruh’uma özenir, Ruh’ta gönlün yangınına.

Etraf bolca cahil kaynıyor cehalet kazanında,
kazakları bile yok üstlerinde, hayat sersemliğinde,
Ben bulaşmam o işlere, işim gücüm hayal,
terk edişini hayal meyal hatırlıyorum da,
hâlâ yanımdaymışsın gibi geliyor bana.
Geliyorum,
Sen…
Merak etme.

Oğuzhan Deniz – Martı Terbiyecisi / 099