Kader Seçimini Yaptı

Çok zaman geçti, her yan ıssız… artık şairliğinden eser kalmamış bir adam var gecenin soğuğuna meydan okuyan nefesiyle gökyüzünün lacivertine ait umutlarından arda kalan... Evet, böyle güzel ve uzun cümleleri vardı ve bir solukta okumak imkansızdı, ilk defa okuduğunda da onları anlayamazdın, tekrar-tekrar okuduğunda yeni anlamlar kazanırlardı. Şair o cümlelerin bazılarını ince hesaplarla yazardı, bazılarını ise içinden geldiği gibi… sonra zaman geçer ve tekrar okuduğunda şairliğin ihtimalleri bir-bir gözler önüne serilir, gerçekleşirdi.

Oysa bunun sonu gelmemeliydi, hala içinde bir yerlerde kendisiyle savaşan bir şair var… güçsüz görünmesine rağmen güçlü, vazgeçmiş görüntüsüne rağmen hâlâ ısrarcı… Yaşama dair umutları var çünkü el değmemiş fikirlerini anlattığında yeni ufuklar açılır, o ufuklar bu çıkmaz sanılan ummanın burukluğunda yeni umutlar doğurur. Evet, öyledir. Bu hissi bilirsiniz, bu hisse ihtimal veya umut diyebilirsiniz… Her defasında bu son olacak dediğinizde bile, saat kaç olursa olsun beklemeye devam edersiniz… İhtimal veya umut…

Yine de kader seçimini yaptı, bu seçimlerden hiç mutsuz değilim, aksine teşekkür ediyorum. Hayal ettiklerimden daha fazlası var, bunu kaybetmek istemem, çünkü bu gerçek… Gerçek ve hayal asla bir olmaz. Bunu biliyorsanız, artık farkındasınız demektir aşkın.

Düşünce mi yoksa aşk mı insanı şair eder bilemiyorum. Muhtemelen aşk… Aşk insanı düşünceye, düşünce düşlere, hayallere, mantığa ve felsefeye sürükler insanı… imkânsızlıklara anlam aramaya ve bu anlamların buluntularını düşünerek şair olur aşıklar. Aslına bakarsanız şairliğin pek bir anlamı yoktur, hatta kaba-saba bir şeydir şairlik ve genellikle yanlı, yanlış ve yalandır… Yanlıdır, çünkü gerçekte ondan daha güzeller olmasına rağmen şair en güzelinin o olduğu konusunda ısrarcıdır… Ve buna “göreceli” diye bir kılıfı bile vardır. Yanlıştır, çünkü gerçekten imkansız olsa bile milyon ihtimalde bir olan ihtimale sarılır ve yoluna devam eder… Ve buna “bir ihtimal daha var” diye bir kılıf uydurmuştur. Yalandır, çünkü şairler gerçekte hiç olmayan şeyleri yazarlar, papatya tarlalarını onun göğsüne benzetip, betimlemenin mantığa isyanını dile getirir. Ve buna “Aşık İhtimali” diye bir kılıf uydurmuştur.

Yani neresinden tutarsanız tutun şairlik elinizde kalır. Ama yine de güzeldir, umut verici ve ufuk açıcıdır. Düşüncenin çarkını tam tersine çevirip, en ince ayrıntının farkında olmaktır şairlik ve buna dolaylı yoldan aşıklık diyebiliriz.

Kader Şiirini Yazdı

Bilirsiniz, şiirlerin mutlu sonu yoktur, genelde hüzünlü ve ağlamaklıdır. Şairler her an gözleri dolu ağlamaklıdır. Ne var ki şairler ahmaktır, kader şiirini çoktan yazmış olmasına ve mutlu sonla bitmemesine rağmen kendi şiirlerini yazarlar. Ve mutlu sonla bitiremezler / bitiremeyecekler.

#OD | Bendeniz * Oysa kaderlerimiz bizim ellerimizdeydi.